- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Diocletianus ve Reformlar – Çöküşü Durdurma Çabası
Çöküşe Giden Yol: Üçüncü Yüzyıl Krizi
Pax Romana'nın ardından 3. yüzyıl derin bir istikrarsızlık çağına sahne oldu. MS 235'ten itibaren Roma’da neredeyse her birkaç yılda bir imparator değişiyor, suikastler, isyanlar ve darbelerle yönetim krizi derinleşiyordu. Aynı anda hem iç savaşlar hem de Pers ve Germen saldırıları imparatorluğu iki ateş arasında bırakmıştı. Bu dönemde yaklaşık 26 imparator tahta çıktı ve çoğu doğal yollardan ölmedi (Potter, 2004).
Kaostan Doğan Lider: Diocletianus’un Tahta Çıkışı
MS 284’te disiplinli bir asker olan Diocletianus, ordunun desteğiyle imparator ilan edildi. Asker kökeni, yönetimde düzen ve hiyerarşiyi önceleyen bir çizgi izlemesini sağladı. Geçici çözümler yerine yapısal dönüşümler hedefledi ve “Dominate” adı verilen yeni dönemi başlattı.
Yeni Bir Düzen: Tetrarşi Sistemi
293’te “Tetrarşi”yi (Dörtler Yönetimi) kurdu. İmparatorluk iki Augustus (Diocletianus doğuda, Maximian batıda) ve iki Caesar (Galerius ve Constantius Chlorus) tarafından yönetilecekti. Sistem ilk etapta düzen sağladı, ancak kişilere bağlı yapısı nedeniyle Diocletianus’un çekilmesinden sonra çöktü.
Devletin Yeniden Yapılandırılması: Reformlar
- Ekonomik: Enflasyonla mücadele için fiyat ve ücretleri sabitleyen Fiyat Edikti (Edictum De Pretiis Rerum Venalium) yayımlandı; pratikte etkisi sınırlı kaldı.
- Vergi: Tarım arazileri, nüfus ve serveti temel alan kapsamlı sayımlar yapılarak tahsilat rasyonelleştirildi.
- Askerî: Sınır boyları güçlendirildi; sabit sınır birlikleri ile hareketli seyyar kuvvetler birlikte kurgulandı.
Tanrısal İmparator ve Dominate Dönemi
“Princeps” geleneği terk edilerek imparatorun kutsallığı vurgulandı. Diocletianus kendisini “Dominus et Deus” (Efendi ve Tanrı) konumuna yerleştirdi; secde, göz göze gelmeme gibi protokollerle saray ritüeli sertleşti. Bu, merkeziyetçiliği artırırken halk ile yönetim arasındaki mesafeyi büyüttü.
Hristiyanlara Baskı ve Dinin Kontrolü
303’te başlayan Büyük Zulüm sırasında kiliseler yıkıldı, kutsal metinler yakıldı, ibadet yasaklandı. Devlet bütünlüğüne tehdit olarak görülen Hristiyanlık üzerindeki baskı kısa vadede şiddetlense de, uzun vadede geri tepti ve dini güçlendirdi.
İmparatorun İstifası ve Mirası
MS 305’te Diocletianus, Roma tarihinde bir ilki gerçekleştirerek gönüllü olarak tahttan çekildi ve ömrünün geri kalanını Split’teki sarayında geçirdi. Ardından Tetrarşi çözülmeye başladı; kısa süre sonra Konstantin’in yükselişiyle yeni bir dönem açıldı. Yine de Diocletianus’un reformları, imparatorluğa birkaç on yıl daha direnç kazandırdı ve Bizans’a uzanan merkezi devlet modeline temel oldu.
Sonuç: Bir Dönüm Noktası
Diocletianus, çözülme çağında devrim niteliğinde reformlarla imparatorluğu yeniden tanımladı. Otoriterleşme ve din politikaları yeni çatışmaları tetiklese de, çabaları Roma’nın çöküşe karşı verdiği son büyük direniş olarak kayda geçti.
Kaynakça
- Potter, D. (2004). The Roman Empire at Bay, AD 180–395. Routledge.
- Southern, P. (2001). The Roman Empire from Severus to Constantine. Routledge.
- Lactantius. De Mortibus Persecutorum.
- Jones, A. H. M. (1964). The Later Roman Empire 284–602.
Yorumlar
Yorum Gönder